Thread Rating:
  • 0 Vote(s) - 0 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Amellerde ki derece farkının ahir zamanda tezahürü
#1

Amellerde ki derece farkının ahir zamanda tezahürü

(Kar©glanin 19 Şubat 2019 Vaazi)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

مَثَلُ الَّذ۪ينَ يُنْفِقُونَ اَمْوَالَهُمْ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ كَمَثَلِ حَبَّةٍ اَنْبَتَتْ سَبْعَ سَنَابِلَ ف۪ي كُلِّ سُنْبُلَةٍ مِائَةُ حَبَّةٍۜ وَاللّٰهُ يُضَاعِفُ لِمَنْ يَشَٓاءُۜ وَاللّٰهُ وَاسِعٌ عَل۪يمٌ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Meselüllezıne yünfikune emvalehüm fı sebılillahi ke meseli habbetin embetet seb'a senabihle fı külli sümbületim mietü habbeh vallahü yüdaıfü li mey yeşa vallahü vasiun alım

Meali :

Mallarını Allah yolunda infak edenler,harcayanlar, toprağa bir buğday tohumu ekmiş gibi olurlar. O tohum yedi başak bitirir. Her başağında yüz dane olur. Tercihini doğru yapana Allah, kat kat fazlasını verir. Allah’ın imkânları geniştir, O her şeyi bilir.

Sadakallahul Aziym Bakara Suresi 261. ayet


---oOo---

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Mescid-i Haram'da kılınan bir namaz. Mescid-i Aksâ'da kılınan bin namazdan daha hayırlıdır, Benim mescidimde kılınan bir namaz -Mescid-i Haram hariç- diğerlerinde kılınan yüz namazdan daha faziletlidir, Mescid-i Aksâ'da kılınan bir namaz -Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebi hariç- diğer mescidlerde kılınan bin namaz kadar sevaptır

( Hadis-i Şerif , İbn Mâce)

"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"

Yolculugumuza başliyoruz :

Amellerde ki derece farkının ahir zamanda tezahürü.

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Mescid-i Haram'da kılınan bir namaz. diğerlerinde kılınan yüz bin namazdan daha faziletlidir"

(Zebidî, Tecrîdu's-Sarîh, (terc. Kamil Miras) Ankara 1985, IV, 204)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Mescid-i Haram'da kılınan bir namaz. Mescid-i Aksâ'da kılınan bin namazdan daha hayırlıdır"

(Zebîdî, a.g.e., IV, 200)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Benim mescidimde kılınan bir namaz -Mescid-i Haram hariç- diğerlerinde kılınan yüz namazdan daha faziletlidir"

(Zebîdî, a.g.e., IV,199)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Benim mescidimde kılınan bir namaz -Mescid-i Haram hariç- diğer mescidlerde kılınan bin namazdan daha faziletlidir. Mescidi Haram'da kılınan bir namaz da benim mescidimde kılınan yüz namazdan daha faziletlidir"

(Zebîdî, a.g.e., IV, 204)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Benim mescidimde kılınan bir namaz, Mescid-i Aksa'da kılınan dört (yüz) namazdan daha faziletlidir"

(Zebîdî, a.g.e., IV, 200)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

Mescid-i Aksâ'da kılınan bir namaz -Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebi hariç- diğer mescidlerde kılınan bin namaz kadar sevaptır"

(İbn Mâce, İkâmetü's-Salât, 196)


Peygamber Efendimiz (asv), cemaatle namaz kılmayı teşvik ederek,

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Cemaatle kılınan namazın tek başına kılınan namazdan yirmi yedi veya yirmi beş derece daha faziletlidir."

(Buharî, Ezan, 30; Müslim, Mesacid, 42)

Cuma namazı dışında en kuvvetli cemaat, sabah namazının cemaati, sonra yatsı namazının cemaati, sonra ikindi namazının cemaatidir. Allah Resûlü (asv) bir hadislerinde şöyle buyurmuştur:

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"İnsanlar ilk safın sevabını bilselerdi, ön safta durabilmek için kura çekmekten başka yol bulamazlardı. Namazı ilk vaktinde kılmanın sevabını bilselerdi, bunun için yarışırlardı. Yatsı namazı ile sabah namazının faziletini bilselerdi, emekleyerek de olsa bu namazları cemaatle kılmaya gelirlerdi."

(Buharî, ezan, 9,32; Müslim, salat, 129)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

"Kim yatsı namazını cemaatle kılarsa, gece yarısına kadar namaz kılmış gibi sevab alır. Sabah namazını da cemaatle kılarsa, bütün geceyi namaz kılarak geçirmiş gibi sevap alır."

(Buharî, ezan, 34; Müslim, Mesacid, 260)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Kişinin cemaat ile kıldığı namaz, evinde veya çarşıda kıldığı namazdan yirmi beş derece daha faziletlidir. Bu fazilet şu şekilde gerçekleşir: Biriniz güzelce abdest alır sırf namaz kılmak için camiye gelirse, camiye varıncaya kadar attığı her adım için bir sevap verilir ve bir günahı silinir. Camiye girdiği zaman namaz için beklediği sürece namaz kılıyormuş gibi sevap kazanır. Melekler bu kimseye dua ederler. Kimseye eziyet etmediği ve abdesti bozulmadığı sürece; ‘Allah’ım! Bu kulunu bağışla, ona merhamet et ve tövbesini kabul et’ diye dua ederler.”

(Ebu Dâvûd, Salât, 49, I, 378)

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Kişinin bir başka kişi ile birlikte kıldığı namaz, tek başına kıldığı namazdan, iki kişi ile birlikte kıldığı namaz bir kişi ile birlikte kıldığı namazdan daha sevaptır. Cemaat ne kadar çok olursa bu namaz Allah’a o nispette sevimlidir.”

(Ebu Dâvûd, Salât, 47)

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Bir kimsenin câmide cemaatle kıldığı namaz, işyerinde ve evinde kıldığı namazdan yirmi küsur derece daha sevaptır. Şöyleki bir kişi güzelce abdest alır, sonra başka hiçbir maksatla değil, sadece namaz kılmak üzere câmiye gelirse, câmiye girinceye kadar attığı her adım sebebiyle bir derece yükseltilir ve bir günahı bağışlanır. Câmiye girince de, namaz kılmak için orada durduğu sürece, tıpkı namaz kılıyormuş gibi sevap kazanır. Biriniz namaz kıldığı yerden ayrılmadığı, kimseye eziyet etmediği ve abdestini bozmadığı müddetçe melekler:

Allahım! Ona merhamet et!

Allahım! Onu bağışla!

Allahım! Onun tövbesini kabul et! diye ona dua ederler.”

(Buhârî, Salât 87, Ezân 30, Büyû` 49; Müslim, Tahâret 12, Mesâcid 272. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 48; İbni Mâce, Tahâret 6, Mesâcid 14)

Peki  bu hadisi şerifleri nasıl anlamamız lazım.

"Abdülaziz Bayındır" Hoca gibi Bazıları bu hadisin sahih  olduğunu inkar etmekteler.

Peki bizim nasıl anlamamız lazım.
internetten   youtube  videolarından aradığınız da bulabileceğiniz binlerce örnek var, ve DJ eyler mesela falancı charts müzikleri, yahut Bilmem kimin remix müzikleri diyeyoutubedeki, DJ albümlerindeki, arka plan videos olaraktan sundukları birçok Videoda ben mesela Modern Talking müzikleri remix diye aratip baktığımda

MODERN TALKING MIX 2018 - Modern Talking Music Hits Playlist (Best Remix Of Popular Songs)

videosu gibi videolara rastladim

Bu dünyadaki cennetler ve o makmadakileri temsil eden bir video ki, dünyadaki yüksek dercedeki insanlarin hali, dünyadaki hali mi? yoksa cennetteki dercesi mi acaba? bu alttaki video o gördügüm videonun bir benzeri olan video, sonuna kadar bakmaniza gerek yok, ilk başindaki yeri idrak ettimi tamamdir, mana anlaşilmiş olur.


Bir video gördüm, videoda o kadar zengin bir insanı anlatıyor ki, ev var, Ev böyle camekanlar halinde, çok modern, havuzlu, evin bir bölümünün Üst katında, tavanında helikopter bekliyor, en üst katta büyük bir havuz var ve havuzun kenarına geldiğinde, karşıya baktığında, karşıda bir duvar var, duvarda binanın yarısı kadar 1 ekran yukarı çıkıyor, ve bir yandan yüzme keyfi, bir yandanda ekrandan, İstediğin müzik film seyredebiliyorsun, evin içi o kadar modern ki, her şey var, en güzel lüks, sonra evin camlarından baktığın zaman, yukarı katlardan, şehrin güzelliği çıkıyor, akşam baktığın zaman, Işıklar katlar yatlar, evin icinde araba koleksiyonu var, gicir gicir arabalar, ve güzel güzel huri gibi bayanlarla dolu ev, ve baktığın zaman cennet vari şeyler  bunlarin hepsi. Muhammed ashabina miracda gördügü cennetleri anlatirken, nasil ashab, özenip oraya gitmek icin ne yapalim ya resulullah diye, ondan oraya kavuşmak icin yapilcak ameller ögrenip, imrendiler ise, bizlerde bakınca, insan nasıl imrenmesin böyle bir güzelliğe hayatta. Eğer bu dünyada cennet varsa, işte cennetin katmanlarından bir katman, bu insanın sahip olduğu derece belkide. Ben Ömrüm boyu çalıştım, ve kazandığım para, Belki bir ev almaya, birkaç araba almaya, onları da eskittik, evimin gıda ihtiyacını karşılamaya, elektriğimi suyumu karşılamaya, çoluğumun çocuğumun ihtiyacını karşılamaya ancak yetti. Ve düşünün "Modern Talking" grubundaki bir şarkıcının, bir konserden aldığı paranın miktarı, Benim Ömrüm boyu kazandığım paranın, belki 10 katından fazla derecede para kazanmakta, hemde sadece bir konserden ve de sadece, 4 saat içinde 5 saat içinde. Aman Allah'ım!!! derece farkına bak. Peki bu adam ne amel işlemekde de böyle dereceye erdi bu dünyada peki?  Allah'a hic durmadan tapınimıyor her gün, Secdeden Kalkmıyor mu da, bu bu kadar farklı para kazanıyor. Ben böyle  Taşocağı gibi bir yerde tozun kirin pasin çinde çalışmama rağmen, emek ve güc harcamama, ve dünyaya deger kazandiran bir amel etmeme ragmen, onun kazandığının, 4 saatte kazandığının onda birini bile, Ömrüm boyu kazanamadım. Fark nerede, o adamın, 4 gözü, 10 ayağı, 5 kolu, 11 ağzımı var? benden farkı ne? nereden elde etti, bu derece farkını. Aynı minvalde diğer sanatçıları ve futbolcuları sayalım, Madonna, Jennifer Lopez, Rihanna, Demet Akalın, Ajda Pekkan, Tarkan, Hakan Şükür, Tanju Colak gibi binlerce isim sayabilirim, benim kazandığımın Ömrüm boyu kazandığının 10 katını 20 katını 4 veya 5 saat içinde kazanmış insanları saymakla bitmez. bu adamların fabrikası da yok öyle, fabrika çalıştırıp fallan bi güc sarfedilen yada büyük emeğin karşılığı da degil,  öyle dünyada kayda değer matah bir işte değil yaptıkları işler, yelden selden ameller gibi yani, mesela futbol kimin faydasına, kendisi Spor yapmış oluyor, kendisine fayda, bana ne faydası var, dünyaya ne faydasi var onun yaptığı işten, ama birde benim kazandığımın 10 katını 20 katını alıyor, nereden Nereden bu derece. işte eğer amellerde derece farkı olmasaydı bu farklarda olmazdı. ve Peygamberimiz işte demiş ki, yalnız kılınan namaz, cemaatle kılınan namazdan derece farklı ile düşüktür, yani 27 derece Cemaatle kılınan namaz daha faziletlidir, Öyle olunca ben eskiden camiden çıkmıyordum, işten çıktı mı Cami, hafta sonu sabahlara kadar Cami, ama sonunda cumaya bile gidemez hale geldim. anlattım Geçen hafta bunu, ve düşünün adamın mesleği imamlık olmuş, adam her vaktini cemaat ile kılıyor, evinde kılan bir adam, ahirette, ahiret yurdunda, bu imamın zenginliğine ulaşabilir mi? adam günde beş vakitte, kıldığımız her vakitten 10 derece alsa 50 derece aldı demek olur. Ama İmam beş vakit cemaatle kıldı 5'i 27 ile çarp çarpalım Bakalım burada Hesap makinesinde, 135 derece aldı, Sadece 1 derece verirsek bir vakte  ve buna  her vakti öbürü gibi 10 derece ve sevap verdiğimiz zaman, aynı evde kılanın ki gibi 135 x 10 = 1350 derece aldı, yani imam mesela kazandı 1350 lira, Evde kilan kazandı 50 lira, Evde kılan adam 10 gün kılsa, 500 lira kazanacak, 20 gün kılsa bin lira kazanacak, 27 gün kılsa ancak 1350 lira kazanmış olacak, o zaman imam ahirette, evde namaz kılan adamdan daha zengin bir haldeki insan olaraktan o dünyada  yada cennette yaşayacak, ahiret yurdunda, şu anki Cennet dediğimiz yerde, mesela yaşayan kimselerden zengin olanlar, belli bir zenginlik derecesinde olanlar, Eskiden imamlık yapan, ya da eski hayatında cemaatle namazı terk etmeyen kimseler olabilir, bu bir Tezdir,  Karaoğlan Hoca tezi.
ve yine aynı minvalde derece farkı ile ilgili, Ben mesela Türkiye'de doğmuşum, ve Kabe'yi bana haccetmek, Ömründe bir kere farz olmuş, benim Kabe'de kılacağım namaz sayısı, belki 10 gün, belki 20 gün, hac ettiğim gün miktarınca,  ve yine Mescidi Nebevi de yine kıldığım namaz vakti, sadece 8 gün ve 40 vakit idi,  Öyle olunca En azından Hac edemeyenler den ben zengin olaraktan dünyaya geleceğim ahiret yurdunda demek olur mu ? Ama düşünün Arabistan da, ve Mekke'de dünyaya gelmiş bir insanı, ve o her gün bir de vakit namazlarını Kabe'de kılıyor ise, ve imanlı insan ve Müslüman ise, Eğer bu Hadis hak ise, ve doğru ise,  sahih bir hadisi ise,  Düşünebiliyor musun, bu adamın ahiret yurdundaki zenginliğini, işte vaktimiz de ki bir Modern Talking deki şarkıcı, yahutta Rihanna, o mesela o Melez bir kadın,  yani renk farkı amel farkına derece farkına sebebiyet vermiyor, Melez bir kadında cennetin iyi derecelerine ermiş olabilir, velev ki bu, evvel ömründe, derece farkı olan ameller işlemiş olsun. var mıydı öyle biri ashaptan, var di Bilal Habeşi gibi, Kara Kadının oğlu dediler, Hatta peygamerimiz kizinca onu  affettirmek için ayaklarına kapandı, eşiklige kafasini, koydu, ya bilal kafama basda gec, yoksa allah beni affetmez sana o dedigim lafdan dolayi diyen  Ashabı kiramdan birisi vardi. ve  peygamberimizin dediği gibi, üstünlük ancak takvadadır demiş, İşte Takva Allah'a kurbiyet, yakınlık ve, güzel amel, Salih amel işlemek de gizli. ve Kur'an'da bire 700 veren buğdaydan bahsediyor, Eğer sen tarlaya

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Dünya ahiretin tarlasıdır.”

( Hadis-i Şerif , Keşfül Hafa, C 1, s. 412)

Bu Dünya ahiretin tarlası demiş Peygamber Efendimiz, Şimdi ektiğini, gelecekte biçeceksin, Öyle olunca, Eğer sen 1e 700 veren buğday ekersen, dünyadaki tarlaya, ahiret tarlanda zengin kalkacaksın, işte bir Rihanna, bir Jennifer Lopez, Bir Demet Akalın, Bir Ferhat Göçer gibi, bir Hakan Şükür, bir Tanju Tanju Çolak mıydı  gol kralı iki üc saate milyonlari kirarsiniz, ne yaptı kime faydalı bir amel futbol, koştu koştu kendine faydalı, bana faydası ne, ama işte evvel ömründen güzel işler yapmış ki, Allah ahir ömründe böyle bir dereceye erdirmiş, Ben onun derecesine ne yapsam erişemem, şu anki halim ile zaten ömrümün kaçı kaldıysa tepinsem, didinsem onun bir maçtan kazandığını kazanamam. Allah bilir de, Allah ahir ömrümüzde Belki bize Piyangodan para çıkartır da çıtır çıtır yeriz o zaman biz de, Allah'ın verdiğine niye git geri diyelim. Tanju Çolak'ın ki Helal oluyor da bize Piyango'dan çıkan mı haram olacak? bu seneki Piyango parasını işte dediler, çıkan adamı kayıp dediler, ve onun adamlarına helal ha, devlete gelir, herkezden parayı topladılar, sahibi kim yok diye  Piyango'nun üstüne de  abanip kapandılar.  İyi canım onlara helal bize haram ha, yer miyiz lan biz bunu.

Bu hadisin ahir zamanda Karaoğlan hoca tarafından yorumu da budur, bu haftanın vaazanın ismi ve konusu budur.

Adamlar 3 veya 5 saat çalışma ile milyonları götürüyor,  bu adam emekli olsa ne olmasa ne.
bir işçi, kömür ocağında çalışan bir işçi, emekli Olcagi günleri bekliyor, Onada eremeden Afedersiniz, Allah muhafaza akciğer kanserinden ölüp gidiyor, bu adamınan öbür adamın arasındaki fark nerede? Allahu alem, nedir derece farkı, nedir, Ne Amel etti bu adam evvel ömründe, böyle ki, konunun özüne gelirsek ve, zurnanın zırt dediği yere gelirsek, ve ölümsüzlük keşf olursa, o zaman şu anki emekli olan insanlar, artık emekli olamaz, Eğer yaşlı ise ancak belki, ama genç olan kimseler, Hele bir de gençliğin sırrida cözülürse, artık emeklilik diye bir şey olmaz, Çünkü sana Devlet, yaşadığın müddetçe aylık Verecek parayı, geliri nereden bulacak da, sana hiç durmadan para verecek, O zaman dünyada emeklilik kalkar. iyimi olur, Hayır iyi olmaz, Çünkü insan çalışmaktan yorulur. Allah Kur'an'da

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَاَنْ لَيْسَ لِلْاِنْسَانِ اِلَّا مَا سَعٰىۙ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve-en leyse lil-insâni illâ mâ se’â.

Meali :

" insana ancak kazandığı vardır."

Sadakallahul Aziym Necm Suresi 39. Ayet

buyuruyor, O zaman cennet bile olsa, şu an Cennet vaktinde isek, öyle de olsa, olmasa da, insana ancak kazandığı var, ve çalışmazsa insan, bazıları çalışıp bazıları çalışmazsa gelir nereden olacak, ama insan çalışmaktan da yorulur, ömür boyu diyorduk ömürün 60 sene 70 seneydi, Hadi 100 seneydi, ama ölümsüzlük keşfolursa, bu adam emekli olacağım diye bir günü Hayal edemez Artık, hayat bıkıcı olur o zaman, öyle olunca, işte cennette Huri ve gılmanların hizmetlilerin olmasının sebebi, diğer bizim tezimiz doğruysa, Cennet bu dünyada ise, ve şuan yaşıyorsak cennetin yedinci katmanını, 7. cennette isek Bizler, o zaman işte Huri ve gilmanların keşf olması, ve robotik yardımcıların icat edilmesi, Bu sebeple Elzem, ve bizler onların sayesinde belki emekli olabiliriz, ve çalışmadan kazanç elde edebiliriz, onların sayesinde rahat edebiliriz, huriler ile Zevki sefa sürebiliriz, gılmanlar sayesinde de, tarlalarımız ekilir, ekmeğimiz yapılır, peynirimiz yapılır, etlerimiz kesilir, hayvanlarımız yetiştirilir, azım mı Bize ömür boyu çalışmak mı güzel yoksa böyle robotlar çalışıp robot şeklinde enerjisi keşfe olmuş ve bitmeyen enerji ile bize hizmet eden, bize İsyan etmeyen, böyle görevlilerin, görevleri, robotların keşif olması mı güzel, yoksa Bitmeyen bir ömürde, ömür boyu tatil bile yapamadan Çalış çalış çalış çalış, Bu mu güzel? Demek ki huriler ve gılmanlar cennette lazım olan canlılar, yarı canlı yarı robotik keşifler olacak. bizim tezimiz e göre Huri ve gılmanlar robotlar demek oluyor, ama burada bir Tılsım daha var ki, Eğer insan artık çalışmaz ise, sadece oturursak, bizim halimize bakanlar görecektir ki, belli bir süre çalışmadığımız için, sadece yemek içmek yüzünden, ve Hormonlu gıdalar yüzünden, şişlik, şişmanlık artacaktır. insanlar vaktini sporami ayircak ondan sonra, ama  spor zevkli bir şey değil ki, cennette zevkli şeyler var, spor yorucu, zevkli bir şey değil ki, insan sporla, ömrünün yarısını sporla gecirsin, ondan sonra hoş bir şey değil, Ve işte insan sporda yapmazsa, ya şişmanlar, ya da güçten düşer, artık kasları, sporda yapmazsa, kasları da zayıflar, ve zayıf güçsüz hale düşer. Beyni de çalışmaz, hani çocuklar  niye şimdi kafadan hesap yapamaz hale geldi, hesap makinesi ve bilgisayarlar çıkalı dan bu yana, yaygın hale geleliden bu yana, artık hafıza kuvveti de düşmeye başladı insanlarda, Çünkü çalışmayan bölge, "çalışmayan demir, pas tutar" kuralı gereği, beyin hafıza bölgesini çalıştırmayınca, hafıza bölgesi de küçülmeye başlıyor, ve küçük bir hafıza kartı, 1 usb bellek kadar ancak bir şey alabiliyor, daha fazla almıyor, Ondan sonra, çalışmaya çalışmaya, kendini geliştirmiş  Arnold şıvayzeneger ile benim vücudum aynı mı, o kaslarını çalıştırmış geliştirmiş iri bir adam, Ben de Taşocaginda çalıştığım belli süre, benim vücudumda kaslı ve gelişmiş idi zamanında, Ama şu anda, belli bir süre uzun süre çalışmadığım için, spor yapmaya ihtiyacım var, işte Öyle olunca, Peygamber Efendimiz ile cinler arasinadaki konuşmada ki, Allahu alem  Bedir Savaşı'nda ya da Uhud Savaşı'nda cinlerden bir taife geldi, Peygamberimize dediler ki : ya resulallah Siz çok azsınız, savaşırken Biz de size katılalım ve, sizinle birlikte kafirlere karşı savaşalım dediler, cin ordusu hepsi toplanmışlar, Mümin Cinler , Peygamberimize iman etmiş cinler, ve peygamberimiz dedi ki onlara, siz dedi Çok zaifsiniz, savaşamazsınız, Sizi öldürürler dedi. Hani Latif varlıkla olmuş lar artık. Latif zayıf, Öyle olunca Demek ki 8. cennette insanlar robotlardan yardım alınca. ve Emeklilik durumuna düşünce. yani emeklilik Bir nevi, cennetteki emeklilik, yani çalışmadan yorulmadan, elini uzattı mı alırlar, elini uzattı mı giyerler, el uzattı mı Keyfi Sefa sürerler hikayesi, Cennet hikayeleri, Öyle olunca Artık insanlar  güç sarf etmeyince, Belki o cinler derecesine yükseliriz ve Latif varlıklar halini alacak insanlik, ve yeme içme de artık özelleşirse, Özel gıdalar Demek ki yani, belli bir dereceden sonra gıdalarda değişecek, şu anda yemek içmekten tuzu ya saklıyorlar, şekeri yasakliyorlar, Öyle olunca artık vücutlarda Latif hale gelecek, fazla yeme içme olmayınca, şişmanlama da olmaz ama, diyor ki

"""""
İslam`ın ilk yıllarında yazıya başlanırken Hz. Muhammed(s.a.v)"Bismike Allahümme"şeklinde yazılmasını emreylemiştir. Her önemli işe başlanırken Besmele çekmenin gerekliliği hakkında Hz. peygamberin(s.a.v) şu anlama gelen bir hadisi şerifi vardır. “Allah`ın adı zikredilmeden  başlanılan her önemli işin sonu verimsiz olur. “Bu nedenle bir işe başlarken besmele çekmek lazımdır. “Üzerlerine Allah'ın adı anılmayanlardan yemeyiniz “emri uyarınca bilerek ve isteyerek besmelesiz boğazlanan hayvan eti haramdır. “Ve bir hikâyede birbiriyle dost olan iki şeytan uzun zaman geçtikten sonra, bir gün ansızın karşılaşmışlar. Birbirlerine şaşkın şaşkın bakarak biri diğerine şu suali sormuş: Arkadaş ben tanıyamadım seni nedir bu halin, çok zayıflamışsın eskiden bu kadar zayıf değildin, bir derdin mi var? demiş. Zayıf şeytan: Hiç sorma arkadaş! Öyle bir derde düştüm ki, bir adamın peşine takıldım. Bu adamdan yakamı bir türlü kurtaramadım. Bu adam her işinde "Besmele çekiyor" yemesinde, içmesinde, yatmasında, kalkmasında hep "Bismilahirahmanirrahim" diyerek “besmele” çekiyor. “Günlerdir açım tam onun sofrasına geliyorum yiyeceğim. Adam "Besmele “çekip yemeğe başlıyor. Ben artık  oradan bir lokma alamadan kalkıyor ve aç kalıyorum. İşte bunun için eridim, bittim, günlerdir açım dedi. Başka birinin peşine de gidemedim bu adamdan ayrılarak. Ya sen nasıl bu kadar şişmanlamışsın? Az kalsın seni tanıyamayacaktım! Bu şişmanlığın sebebi nedir? dedi. Şişman şeytan şu cevabı verdi. Arkadaş! Ben de, senin tam tersine bir adama düştüm ki, herif ne haram diyor ne helal diyor. Öyle bir haramzade ki hak, hukuk nedir bilmiyor. Midesini hep haramla doldurmuş. Ben de bu herifin peşine takıldım. Herif "Besmele ‘nedir bilmiyor. Aklına hiç bir zaman "Besmele “gelmediği gibi, herif "Besmele “nasıl çekilir(okunur)bilmiyor bile! Ben de bol bol adamın yemeklerinden yiyip, rahat rahat göbek şişirmekte ve ense yapmaktayım. Endemik kilise direği gibi oluşu, göbeğimin davul gibi şişişinin sebebi budur.

""""

şeytanın bir tanesi, bir eve girer, Besmelesiz yiyip içen Adamın evine giren orada rahat eder yer icer şişmanlar şişmanlar deyip Peygamberimizin hadisi devam ediyor onun evinde Besmelesiz Yedikçe Şeytan da onunla birlikte yer, Şeytan da onunla birlikte giyer ya onunla birlikte yatağa yatar dinlenir, o evde rahat ediyor, demek ki cinlerden de şişman olanlar varmış, şeytanlardan da şişmanlar varmış, Bir Adam da diyor Besmele ile yer Besmeleyle Giyer Besmele ile oturup kalkarsa, o evde o şeytan rahat edemez, ve hatta şikayet eder, Sen niye bu kadar zayıfsın dediklerinde, adam hep Besmele ile yiyip içiyor, Ben burada aç kaldım, fakir kaldım der, diye şikayet eder diyor. Öyle olunca Cin ve şeytanlardan beslenip şişmanlar ve  zayıf olanlar oluyorlarmış, Demek ki ahiret yurdunda ki bu cinlerden de, ve insanlardan da O dereceye ulaşan Latif kimselerden de, şişmanlar ve zayıflar olacak, ama işte onların şişmanlarindan şeytan olanlar  İşte onlar kötü olanlar kötülükle beslenen kimseler, iyi olan kimseler ise zayif olacaklar, Cinler gibi, Mümin Cinler zayıfsiziniz dedi muhammed onlara,  peygamberin hadisini göre zayif olacaklar onlar, yani şişman olmayacaklar, bununla birklite bunlar yine bir tezdir, Hani kesin bir bilgi değildir, Karaoğlan Raşit Hoca'nın tezlerinden bir tezdir, kabul edip etmemek sizin imanınıza ve gönlünüze kalmış, ispat edilmiş, veyahutta antitez koyulmuş değildir.
#############
#################


   “Sizi biz yarattık, sonra size şekil verdik. Peşinden de meleklere: 'Haydi, hürmet için secde edin Âdem’e!' dedik. Onların hepsi hemen secde ettiler, yalnız İblis / şeytan dayattı. Secde edenlerden olmadı. Allah buyurdu: 'Söyle bakayım, Sana emrettiğim halde, secde etmene mani nedir?' İblis: 'Ben ondan daha üstünüm; çünkü Sen beni ateşten, onu ise bir çamur parçasından yarattın.'"

   “Çabuk in oradan!” buyurdu Allah, 'Öyle orada kurulup da büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çabuk çık, çünkü sen alçağın tekisin!'”

   (Şeytan):“Bana, onların diriltilecekleri kıyamet gününe kadar mühlet verir misin?” dedi.

   Allah: 'Haydi, sen mühlet verilenlerdensin!' buyurdu.

   “Öyle ise” dedi, “Sen beni azgınlığa mahkûm ettiğin için, ben de onları gözetlemek üzere Senin doğru yolunun üzerinde pusu kurup oturacağım. Sonra onların gâh önlerinden, gâh arkalarından, gâh sağlarından, gâh sollarından sokulacağım, vesvese verip pusu kuracağım, Sen de onların ekserisini şükreden kullar bulmayacaksın.”

   Allah şöyle buyurdu: “Alçak ve kovulmuş olarak çık oradan! Onlardan kim sana uyarsa, iyi bilin ki cehennemi sizlerle dolduracağım.”

(A'raf, 7/12-18)

######
##########


Bir Kutsi hadiste Cenabı Allah şöyle buyurdu:
cenneti de cehennemi de dolduracağım.

ayette olabilir Allahu alem bakmam lazım şu anda bilmediğim için hadisi olaraktan lanse ettim.
ve bu Hadis veya ayete yorumumuz, Cennet Tamam da Cehennem niye doldurulacak dediğimiz zaman, ve dünyada kötüler kötülük ile beslenenler olaraktan tarif ediliyor, Çünkü eksi sayılar eksi sayılar ile çoğalır veyahut, minus minus ile çoğalır ,kötüler,kötülerin yanına  geldiği zaman minus olur  ve kötü kötülerle birlikte kuvvet  kazanıp daha kötü olur. iyiler de, iyiler ile birlikte olduğu zaman, iyilikte kuvvet kazanır. ve dünyada Kötü ve Çirkin Varlık ve yaratıklardan, kötü ve hasta edici, zarar verici varlıklari, Mikroplar olaraktan biliyoruz. çok küçük olmalarına rağmen, dev gibi insanı hayvanı devirebilip öldürebilirler, Hatta ölüm de bir mikroptan olabilir, Bir mikrobun tesiriyle olan bir şey olabilir, Öyle olunca, işte mikrop cinsinden bazılarının ölmesine, Elimiz kirlendiğinde, Mikroplar ile doldugunda ve ona sabun verince, sabundaki de mikrop Ama, iyi cins bir mikrop olduğu için, o kötü cins mikropları öldürüp yiyor, ve Cihat, ve Cihat'ın gerekliliği bundan kaynaklı, Eğer İyiler kendini savunmazsa, kötüler onları yok edebilir,  öldürebilir, tüketebilir. ve İyiler her ne kadar Cihad etse savaşsa bile, kötülerden bir tane kalsa, bir tane mikrop, milyonlarca yumurta yumurtluyormuş, saniyede 1000000 ürüyor, 2 saniyede 2 milyon, 3 saniyede Hatta 10 milyona ulaşiyor, Öyle olunca işte kötülük de öldürmekle, cihatla falan tüketilecek bir şey değil , nitekim nuhdan sonra ki kötüler nereden türedide bu kadar cogaldi yine. ama ne yapalım Elimizi yıkamayalım mı, yahut kafirlere karşı kendimizi savunmayalim mı, Ne yapalım? bize düşen, imanımızı korumak, Dinimizi muhafaza etmek, namazımızı kılmak, ırzımızı namusumuzu korumak, vatanımızı korumak, En azından bir bayrak altında, hür şekilde cumamızı kalabileceğimiz, çalışıp kazanabileceğimiz, Çarşı pazarda hür bir şekilde dolaşabildiğimiz, fikirlerimizi konuşup sunabildiğimiz bir vatana ihtiyacımız var, o Vatanı da ancak, kalelerini ve sınırlarını kurduğumuz zaman, o Vatan içinde bulunup yaşayabiliriz. Bunların hepsi, bize Elzem olan lazım olan şeyler. Öyle olunca işte, Eğer kötüler iyi şeylerle ölüyorsa, ve iyilerde kötülerin verdiği zararlar ile ölüyorsa, iyiler iyiler yurduna, kötüler kötüler yurduna  layık olur. bazıları Kur'an'dan bir ayeti ele alıp

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

اَيْنَ مَا تَكُونُوا يُدْرِكْكُمُ الْمَوْتُ وَلَوْ كُنْتُمْ ف۪ي بُرُوجٍ مُشَيَّدَةٍۜ وَاِنْ تُصِبْهُمْ حَسَنَةٌ يَقُولُوا هٰذِه۪ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۚ وَاِنْ تُصِبْهُمْ سَيِّئَةٌ يَقُولُوا هٰذِه۪ مِنْ عِنْدِكَۜ قُلْ كُلٌّ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ فَمَالِ‌ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ الْقَوْمِ لَا يَكَادُونَ يَفْقَهُونَ حَد۪يثًا

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Eyne ma tekunu yüdrikümül mevtü ve lev küntüm fı burucim müşeyyedeh ve in tüsıbhüm hasenetüy yekulu hazihı min ındillah ve in tüsıbhüm seyyetüy yekulu hazihı min ındik kul küllüm min ındillah fe mali haülail kavmi la yekadune yefkahune hadısa.

Meali :

Nerede olursanız olun ölüm size ulaşır; sarp ve sağlam kalelerde olsanız bile! Kendilerine bir iyilik dokunsa «Bu Allah´tan» derler; başlarına bir kötülük gelince de «Bu senden» derler. «Hepsi Allah´tandır» de. Bu adamlara ne oluyor ki bir türlü laf anlamıyorlar!

(Sadakallahul Aziym Nisâ Suresi 78. Ayet)

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

مَٓا اَصَابَكَ مِنْ حَسَنَةٍ فَمِنَ اللّٰهِۘ وَمَٓا اَصَابَكَ مِنْ سَيِّئَةٍ فَمِنْ نَفْسِكَۜ وَاَرْسَلْنَاكَ لِلنَّاسِ رَسُولًاۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ شَه۪يدًا

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ma esabeke min hasenetin fe minellah ve ma esabeke min seyyietin fe min nefsik ve erselnake lin nasi rasula ve kefa billahi şehıda

Meali :

Sana gelen iyilik Allah´tandır. Başına gelen kötülük ise nefsindendir. Seni insanlara elçi gönderdik; şahit olarak da Allah yeter.

(Sadakallahul Aziym Nisâ Suresi 79. Ayet)


iyilik Allah'tan kötülük nefsimizden dir ayeti sebebiyle kötü şeyleri insanın nefsini yarattığını iddia edip ve bu şekilde kainata enerjiye yollayan  birileri anlatiyor,  sen dua edip de mesela "hastalık verme" diye dua edersen kainat onu  sanki hastalık ver der gibi oluyormuş, kainat bunu hastalık ver diye alıyormuş diyerekten enerji yayan, ve kendi üstüne hastalığı çekmiş oluyorsun diyerekten lanse eden birileri var.  Peki o zaman, Allah Kuranı Kerim'de "zina etmeyin" yahutta

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve la takrabüz zina innehu kane fahışeh ve sae sebıla.

Meali :

Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, çirkin bir iş ve kötü bir yoldur.

Sadakallahul Aziym İsrâ Suresi 32. Ayet

veya ickinin haram oldugu ayet

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ya eyyühellezıne amenu innemel hamru vel meysiru vel ensabü vel ezlamü ricsüm min ameliş şeytani fectenibuhü lealleküm tüflihun.

Meali :

Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.

Sadakallahul Aziym Mâide Suresi 90. Ayet

"zina etmeyin" deyince bize arkaplanda "zina edin" mi demiş oldu, yine "içki içmeyin" dediği  zaman Allah bize arkaplanda gizli gizli "işki için" mi demiş oldu? Bunu böäyle lanse edip yayan bu kafirden beter münafık köpekler bize böyle bir  enerjiyi yutturmaya kalkıyorlar. Doğru her zaman doğrudur, dürüst her zaman dürüsttür, iyi her zaman iyidir, İyi'nin kötülerin arasında yeri olmaz, kötünün de iyiler arasında yeri olmaz, ve hayır Allah'tan da,  şer şeyler nefsimizden mi,  Hayır vallahi size bunu bir soruyla hemen ispatlarım,  şer şeyler de Allah'ın yarattıkları arasında, ve sorumlusu kim?

"şeytanı kim yarattı?"

diye sorduğum zaman, hepiniz diyeceksiniz ki,  onu da yaratan Allah.  Öyleyse şeytan bütün kötülüklerin anası babası ise, insanlara kötülük fistekliyor ise, ve yaptığın naneleri ise onun fistekleri ile yapıyorsan, o zaman şeytanı da yaratan Allah ise, bütün kötülükler de onun elinden çıkmış oluyor, Allah kötülüğü de zaten, şeytanın eliyle, diliyle, fistekleri ile yaratmış oluyor.  O zaman

"la mevcuda İlla Hu"  

Allah'tan gayrı hiçbir şey yoktur

Kuralı geçerlidir, ve gerçektir, ve sahihtir, ve Amentü de geçen,


Hayır da şer de Allah'tandır

“İyilik de kötülük de hepsi Allah'tandır.” (Nisa, 4/78)


kuralı gerçektir ve imanın şartlarındandır. ve Allah iyileri yaratmış iyilerin ödülü olarak da, yaptığı iyiliklerin karşılığı olaraktan cenneti vaad etmiş. ve kötüleri de yaratmış, ve kötülerin de karşılığı olan onlarin cenneti olan ödülü olaraktan ise varacaklari yeri Cehennem olaraktan lanse etmiş, Çünkü kötülüğe ve kötü şeylere, mikroplara iyi şeyler verirsen, Mikroplar ölür, sabunla elini yıkadığını zaman, mikrop ölüyor, Ona kötü şeyler ve mikrop şeyler vermek lazım ki, o da Yaşasın Hayat bulsun, ve pis yerlerde barınır, mikrop  mesela tuvalet gibi, hamam suyu dökülmüş yerler gibi ve  Bilmem mesela yine  ekmek ve katik  ufagi dökülmüş yerlerde Mikroplar yaşayıp,  pis yerlerde barınır Mikroplar değil mi?

o zaman cehennem onların cenneti, onlar görevini ifa ettikleri zaman, Allahin onlari yartamsindaki hikmeti uygulayip görevlerini güzlece ifa ettiklerinde, cehenneme atılacaklar, Cehennem onlara ödül oluyor, yani ödül, Cehennem onların Cehennemi değil, cünkü ateş ateşe atıldığı zaman Ateş ateşten zarar görmez Ateş ateşle zaten daha kuvvetli ateş olur

"Har, hara atildigindan harira olur."

kötü kötü ile birleştiği zaman, daha  kuvvetli kötü olur değil mi? iyilerde, iyilerin yurdu cennette, iyilerle birlikte olduğu zaman, iyi şeyler yaparlar, iyi şeyler ederler, Öyleyse iyilerin ödülü Cennet, kötülerin de ödülü Cehennem, Cehennem onlara azap yeri değil, Çünkü Mikroplari cennete atarsak, cennette yahutta örnegin mikrobu sabun içine gömelim, yaşar mı? yaşamaz ölür, sabunun içindeki iyi mikroplar onlari hemen bogar öldürürler. Öyle olunca onun yaptığı amelinin karşılığı, oda bir görevli değil mi, ölüm mikrobu mesela, ölüm mikrobu insanları öldürmeseydi bu dünyaya nasıl sigacaktık, görevini ifa etmiş, ve ödül olaraktan, onun da mikrop ise, bu mikrop cehenneme atılması lazım ki, kötüler yurdunda o da orada sefasını sürsün değil mi. o zaman cehennem Kötülere azap Yurdu değil, Kur'an'da her ne kadar öyle laf edilse de, şu anki Benim aklım ve Tefekkürüm ile, Anladığım kadarıyla, Mikroplar Mikroplar yurdunda zevk ve Sefa sürüp Hayat bulurlar, yoksa cennete koyarsak artık mikroplar orada cennette yaşayamazlar, cennetlikleri de cehenneme atarsak,  onlarda orada rahat ve huzur bulamazlar. o zaman iyiler iyiler yurdunda, kötüler kötüler yanında, gece gece de, gündüz gündüz de, kış kış da, yaz yaz da güzel, dualite ve ying Yang.


Ve bu demek değildir kötüler kötülükte devam etsin, Çünkü cehennemde onlara cennetmiş manasında değil, kötülerin cehennemi Neresi? o zaman işte sabunun üstüne yada icine düştüklerinde, sabun onlara Cehennem olduğu gibi, Allah iyilerle kötüleri tesviye edip düzeltmek de, kötüler ile de iyileri tesviye edip düzeltmekte, acı ile Tatlı yi, tatlı ile acıyı, soğuk ile sıcak, sıcak ile soğuk, ve beyaz ile siyahı, siyah ile beyazi dogrultup düzeltip tesviye edip ayar vermekde, ve dualite, erkek ile kadını, kadın ile erkeği, merhamet ile acımasızlığı yani Bunu say sayabildiğiniz kadar sayabilirsiniz, böyle olunca, yani iyilik kötülüğün Cehennemi, kötülük da iyiliğin Cehennemi, mikropların Cehennemi işte sabun gibi iyi bakteriler, yani C vitamini gibi bakteri cinsinden söylediğimiz zaman, C vitamini gibi soğuk algınlığından mütevellit bütün mikroplara Savaş açan cihadci bakteriler Mesela, yani onlarda günahta aşırı gitmesinler diye. Allah onları da başka bir şey ile tesviye edip düzeltmek de, aşırı gitmelerin önüne geçmekte. Öyle olunca Cehennem onlara ödül kötüler Yurdu kat onların cenneti farklı cehenneme farklı bizim İyiler için biz dersek yani İyiler Müslümanlar ve Müminler dersek bizim için Cennet açıklaması da farklı şey dualite yani Allah boşuna ezvac halinde yaratmamış.

Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular

“Allah, Adem’i kendi suretinde yarattı.”

( Hadis-i Şerif , Buhari, İstizan 1; Müslim, Bir 115)

Öyle olunca Geçen hafta anlatmıştık, herşeysi Allah gibi ama, bir parçasını eksiltmiş ki, Tanrıliga kalkmasın diye,  tarif etmiştik. Ve  insan yaratıklar arasında en güçlü,  istediğini öldürüyor, istediğini Hayat veriyor, demiri bile işleyip istediği hale sokabiliyor, en merhametli yine insanlardan birisi, en zalim yine insanlardan birisi, en kötü yine birisi, en iyi diye bildiğimiz yine birisi, öyle olunca, işte İnsanoğlu Allahu Teala'nın sıfatlarının tecelli ettiği, dünyadaki Allahu Teala'nın sıfatlarının tecelli ettiği makam mevki ve yer olmuş oluyor.

Diyeceksiniz ki, insan da Allah'ın sıfatlarından yaratma sıfatı yok, Peki buna ne diyeceksin derseniz, işte Kuranı Kerim'de bir örnek var, diyor ki

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

وَرَسُولًا اِلٰى بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَ اَنّ۪ي قَدْ جِئْتُكُمْ بِاٰيَةٍ مِنْ رَبِّكُمْۙ اَنّ۪ٓي اَخْلُقُ لَكُمْ مِنَ الطّ۪ينِ كَهَيْـَٔةِ الطَّيْرِ فَاَنْفُخُ ف۪يهِ فَيَكُونُ طَيْرًا بِاِذْنِ اللّٰهِۚ وَاُبْرِئُ الْاَكْمَهَ وَالْاَبْرَصَ وَاُحْيِ الْمَوْتٰى بِاِذْنِ اللّٰهِۚ وَاُنَبِّئُكُمْ بِمَا تَأْكُلُونَ وَمَا تَدَّخِرُونَۙ ف۪ي بُيُوتِكُمْۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَةً لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَۚ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve rasulen illa benı israıle ennı kad ci'tüküm bi ayetim mir rabbiküm ennı ahlüku leküm minet tıyni ke hey'etit tayri fe enfühu fıhi fe yekunü tayram bi iznillah* ve übriül ekmehe vel ebrasa ve uhyil mevta bi iznillah* ve ünebbiüküm bi ma te'külune ve ma teddehırune fı büyutikum* innefı zalike le ayetel leküm in küntüm mü'minın.

Meali :

O, İsrailoğullarına bir elçi olacak ( ve onlara şöyle diyecek ) Size Rabbinizden bir mucize getirdim: Size çamurdan bir kuş sureti yapar, ona üflerim ve Allah'ın izni ile o kuş oluverir. Yine Allah'ın izni ile körü ve alacalıyı iyileştirir, ölüleri diriltirim. Ayrıca evlerinizde ne yeyip ne biriktirdiğinizi size haber veririm. Eğer inanan kimseler iseniz, bunda sizin için bir ibret vardır.

Sadakallahul Aziym Âl-i İmrân Suresi 49. Ayet

İsa yerden bir çamur aldı ve ona kuş suretini verdi ve üfledi ve o kuş oldu uçtu diye tarif ediyor ayeti kerimede, Öyle olunca işte isa nın  soyu  o Anonakiler, Yani Enok, Nuh Aleyhisselam'ın babası  enonakillerin Kralı padişahı, ya da başı, peygamberi, yani o kim? yani Tanrı Enok diye geçiyor, yani ENO  dan bahsetmiştik, işte o yeryüzünde altın çıkarmak için Neburu gezegeninden geldiklerini, ve dünyadaki altıni çıkaracak işçiye ihtiyaçları olduğunu, dünyada da maymunların olduğunu, fakat maymunların bu işi yapabilecek akılda olmadıklarını fark edince, insanın suretinde bir şeyleri, kilden yapmalarını, enok yani, Tanrı enok, anunnakilerin başı emrediyor, akıllı olanı yani. çamurdan bir yaratık meydana Getiriyorlar ve onun ismini adam koyuyorlar, yani Adem, ve o kul ve köle yani,  Abduhu Ve Resuluhu deki  abd kelimesi  kelimesi yani köle  hizmetli, ve eğer işte isa nın nerede olduğu anlaşılırsa, gelecekte mi geçmişte mi, isa gelecek de mi yaşadı, yoksa geçmişte mi yaşadı, ve eğer isa çamurdan kuş yapmanın keşfedildiği bir yerde yaşadıysa, anunnakiler de kilden veya toprakdan ademi yaptiklari yer ayni, ve ayni grup tanrilar, Gelecekte bir yerde, ve anunnakiler ilk insanı yaratanlar, yani  Neburu  gezegeninden gelenler işte onlar çamurdan bir şey yaratmasının sırırına ermiş kimseler, isada çamurdan kuş yapan adam, Öyle olunca ve isa nebruli kimselerden oluyor, Çamurdan yaratabilen, bir insan, hem insan hem Tanrı, Hani Burada küfüre giriorsun demeyin ve tanrılık Atfetmiyoruz, ama Hristiyanların ona Rab demeleri de boş değil, yani Haşa Allah'tan başka Allah mı var aşağıdaki yeryüzündeki halife Allah, onu iddia etmiyoruz, ama Allah'ın o kadar gezegeni yıldızları boşmu zannedersiniz, yani Öyle olunca, işte isa nın sırrını eren, yaratma kuvveti sırrını da erimiş olur, Allahü Teala o ismini de birilerine tecelli ettiriyor şu anda. bunu Kuranı Kerim'de anlatıyor, Allah'tan başka yaratan mı var Dediğiniz zaman, aç Kuranı Kerimi isanın kuş yarattığını, Allah Kendisi anlatıyor, kendi dilinden kendi kelamından, Ben demiyorum, ve anunnakiler hikayesi de yalan olmuyor o zaman, peki Onları kim yarattı dediğimiz zaman, hak yaratana doğru gidiyoruz, hepsini yaratana doğru gidiyoruz, Onları kim yarattı, onları yaratanı kim yarattı, hepsinin üstünde bir yaratan Tabii ki var, ama insan işte yarı Tanrı varlıklar tarafından, yani Tanrı'dan kasıt burada bir üstün yaratık grubu ama her şeyi yaratan Allah'tır, Allah kastetmiyoruz, Allah demiyoruz, bak Tanrı diyoruz, Tanrı yani, Tanrı işte bir üstün varlık grubu, Neburu gezegeninden gelen enoklar  Bizimkilerden üstünmüş, topraktan bir şey halk edebilecek derecedeler, isa nın çamurdan kuş yapması, yarasayı isa nın yarattığı ayetler de mevcut. benim sözüm falan değil, yani beni kafir ilan ilan etmeye falan kalkmayın, İsa'ya kuş yarattı derken, Allah ne demiş oluyor. Ben o sözün Kuranı Kerim'den bir ayetin oldugunu söylediğim zaman, kafirmi oluyorum, Kuranı Kerimden bir ayeti ibraz edip açıklamasını anlattığım zaman, iman etmiş mi oluyorum inkarci kafirmi oluyorum,  İsa mehdi'den, mehdi isa dan oldu muydu, ve isa Neburu lu oldu muydu,  dıştan gelen gen,  gen o, veye en o,  x geni, dıştan gelip dahil olan gen demiştik İsa için, n üstü x demek bu demektir, dıştan gelip dahil olan gen, x gen, ve gen teknolojisinin ilerlediği nokta, isa gibi çocuklar.

ve bu konulardan bu haftanın son konusuna  geçersek :
Herkesin cenneti ve Cehennemi farklı olduğu gibi, herkesin kıyameti de farklıdır, nereden çıktın yola derseniz, Nasrettin Hoca bu konuda veciz bir söz söylemiş, hanım öldüğü zaman kücük Kıyamet, ben ölünce büyük kıyamet kopar demiş, Öyle olunca benim ninemin de bir sözü var idi, eskiden doğan çocuklar, sudan ölecek, elinde su ile gelirmiş, bıçak ile ölecek elinde bıçak ile, ateş ile ölecek, elinde Ateş ile gelirmiş diye bir rivayet söyledi bana, Ama kaynağı nedir, ve manası nedir, Nasıl bir halde tecelli etmek deydi Ben bilmiyorum, ama böyle bir rivayet ninemin agzından, Fatma ninemin Ağzından duydum, Hazreti Fatma'dan rivayet, Fatma da kimden almış olabilir, Tabii ki babası Muhammed'den, peki bunun gerçek tezahürü nedir dediğimiz zaman, işte insanların bugün astrolojide Yıldızlara bakildiğında, yani doğum gün ay ve saatine bakildiğında, bir astrolojik haritası var, yani dogan kimsenin yıldızının, kâinattaki durduğu yer, ve etrafındaki yıldızlar, ve yıldız kümeleri, ve kainatın ona duruşu, doğunun batının ona göre duruşu, iyilerle kötülerin ona göre duruşu, dost ve düşmanları hepsi yildız ve gezegenlerin açıklaması ile bir astrolojik harita yi temsil ediyor, ve bunu Peygamber Efendimizin Hz.Muhammed ( S.A.V.) 'in Hilye-i Şerifleri, İşte o peygamberimizin suretini anlatan, hat yazıları vardır, Peygamberimizin sureti var o yazida diyorlar, halbuki sureti değil, işte demiştik ona Peygamberimizin doğduğunda ki astrolojik haritasını anlatıyor demiştik, Hz.Muhammed ( S.A.V.) 'in Hilye-i Şeriflerinde ve diyorlarki o yazida  Peygamberimiz'in yüzü çıkıyormuş, Hayır alakası yok, Sadece Peygamberimizin Yıldız haritasını temsil ediyor, kiminle nerede durduğunu temsil ediyor demiştik, anlatmıştık bunu, Tariqati-Rashidi  sayfalarımizda da bunu vaazlarımızda da mevcut, ilgilenenler orayi açıp okuyabilirler

ve orada işte herkesin bir doğum günü ve ayı olduğuna göre, doğum günü ve ayları da bir astrolojik sistemi ve haritayı anlattığına göre, o zaman Herkesin bir burcu var. burçları yaratan Allah, yıldızları yaratan Allah, astrolojide bir ilimdir, büyü icin kullananlar  hariç, burçları Yalanlayamayiz, Öyle olunca herkesin kıyameti farklı meselesi de, işte Mesela Satürn gezegenin etrafında Kaya parçaları süratli şekilde dönüyorlar, ve o  basenin oluşturuyor ,Satürn'ün basenini oluşturuyor, ve basenli insanlar hani şu ütülmüş Kakılmış daki Çingen kadın rolünü oynayan Yasemin, o Çingen kadın rolünde oynuyordu, Komiserim Bilmem nem diyerekten oynadığı oyundaki, basenleri satürn gibi kadın diyorlar ya, Yani kalçası geniş kadınlar işte satürıün burçlu kimseler satürn borçlu kimselerin ve satürnün etrafindaki o basen ve halka kayalar bulut halinde şakur şukur catur cutur dönyürlarve yarisni gezegen capriyor yarisi dişardan carpmak icin bekliyorve ve bu kuradna işte LUT kavminin helaki icin

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

اِنَّٓا اَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ حَاصِبًا اِلَّٓا اٰلَ لُوطٍۜ نَجَّيْنَاهُمْ بِسَحَرٍۙ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

İnna erselna aleyhim hasıben illa ale lutnecceynahum bi sehar

Meali :

Şüphesiz biz de üzerlerine taşlar savuran bir rüzgâr (bulut) gönderdik.

Sadakallahul Aziym Kamer Suresi 34. Ayet

neptün gezegeni ve suyun ve gezegenin  dondugu yer ve bu konudaki hud kavmi icinde yine kuranda

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

فَاَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ ر۪يحًا صَرْصَرًا ف۪ٓي اَيَّامٍ نَحِسَاتٍ لِنُذ۪يقَهُمْ عَذَابَ الْخِزْيِ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۜ وَلَعَذَابُ الْاٰخِرَةِ اَخْزٰى وَهُمْ لَا يُنْصَرُونَ

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Fe erselna aleyhim rıhan sarsaran fı eyyamin nehısatil li nüzıkahüm azabel hızyi fil hayatid dünya ve leazabül ahırati ahza ve hüm la yünsarun

Meali :

Bundan dolayı biz de onlara dünya hayatında zillet azâbını tattırmak için o uğursuz günlerde soğuk bir rüzgâr gönderdik. Ahiret azabı elbette daha çok rüsvay edicidir. Onlara yardım da edilmez.

Sadakallahul Aziym Fussilet Suresi 16. Ayet

ve kıyametleri rüzgar ve hava ile kopuyor hava ile Rüzgar, ve hava ile  veya havasızlık ile. yani bir fırtına ile dünyada Kıyametler kopacak kimseler, bak Kıyametler kopmuştu, kopmuş zaten, zamanında kopmuş satürünün kıyameti kopmuş,  orada taşli fırtına hala duruyor orada. hala kıyametler kopup duruyor. yine neptün ve Nuh bebekleri ve suyun kapladığı gezegen su ve buz halini almış bir de su, suyun buz halini aldığı yani Bir de donuş yani yıldızı neptündayken Doğanlar galiba Yay burcunu temsil ediyor, yay burcunun ölüm şekli su burcu insanlar balık burcu insanlığa yani denizdeki balık su ve susuzlukla imtihan olur, su ve susuzluk imtihan olur afrikada susuzluktan ölen binlercesi var, Yani bunlar neyi temsil ediyor İşte onların kıyameti susuzluktan gidiyor, suyu olmayan köyler, kentler, yani susuzluk ile imtihan olanlar, kıyameti susuzluk ile kopmak . yani Dedik ve ahiret ve şu anki Dünya ahiretin yeni yeri şu anki dünyamız, ve kıyametiniz meselesinde Bu bir tez dir Raşit Hoca'nın tezi dir. Raşit Hoca'nın tezi dir, ispatlanmış değil, antitez koyulmuşda degildir henüz. yine mesela onu öyle dedik de mesela pluto en uzak gezegen, seyahat yani çok uzak gittiği zaman memleketine geri dönemeyenler, seyahate gidiptde, bilmem  bayrama gidiyorduk  derken yolda kiyametler kopanlar, Yolda gidenler.  uzaklık ile uzaklıkla gurbette ölenler, uzaklık güneşten uzak kaldığı için uzaklık ile imtihan olanlarin kıyameti uzaklık ile kopanlar. Çünkü pluto az daha gitse güneşimizden kopup gidecek, zaten Kopup giden parçaları var Zaten onun  ve bu şekilde diğer yıldız ve gezegenler ile ve burçlarida  artık sizb yorun bu yöntem ile, ben bu kadar yordum, Ben size sadece kapıyı açtım, yolu gösterdim, o kapıdan geçip gidip, artık bu konunun daha ileri noktalarını tespit edecek sizlersiniz zaten. Öyle olunca herkesin kıyameti farklı ve herkes doğarken Eskiden elinde geliyormuş da, şu anda astroloji ve yıldız bilimi bilindiği için, şu anda kimsenin doğduğunda astrolojik haritası Neyse zaten bunu gösteriyor, Zaten doğum ayı ve gününe göre neden gelmiş ne zaman ne ile gideceği belli zaten. bu Bir tezdir yine ispatlanmış değildir. Ben bu konuda hiç bir araştırma yapmadım,  Kimseyle Karşilaştırmadım, araştırmadım Ben bunu sadece keşfen bildim, size anlatıyorum, bu Bir tez dir ispatı icin araştırma ister, gayret ister. antitezi de yine aynı şekilde araştırma ister.


Rabbim, inananlara ve Mehdi ve cemaatine, Hakkı hak bilip hak ile amel etmeyi, batılı da batıl bilip, batıldan kaçmayı, ondan uzak durmayı nasip eylesin

El Fatiha.


--oOo---


أَأَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ


''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! '

وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.

سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ

Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve

etûbu ileyk.

--OoO--

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 19 Şubat 2019 Salı

Original Kar © glan
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)